Programlar

Türkiye Orta Doğu batağına mı çekilmek isteniyor?

Abbas Güçlü İle Genç Bakış'ta dün gece Orta Doğu ve terör konusu masaya yatırıldı.

Abbas Güçlü İle Genç Bakış'ta dün gece Orta Doğu ve terör konusu masaya yatırıldı. Yüzlerce vatandaşımızı kaybettiğimiz Suruç ve Ankara saldırıları Türkiye Orta Doğu batağına mı çekilmek isteniyor, sorusunu gündeme getirdi. MHP Eski Milletvekili -Araştırmacı Sinan Oğan ve Güvenlik Analisti eski asker Metin Gürcan'ın konuk oldunu programdan satır başları :

SİNAN OĞAN- STRATEJİK ARAŞTIRMACI 
Gençler neden örgütleri tercih ediyor? 
Halk hareketlerinin dinamik gücü gençlik örgütleridir. Sivil halk hareketleri ile başlar bu terör eylemleri. Terör örgütleri gençler ile bir araya gelelim şu amacı elde edelim diye ortaya çıkarlar. Bir süre sonra da terör eylemlerine, terör örgütlerine dönüşürler. 

“İdealist insanları kandırmak kolaydır”
Eline silah verip vatan nöbetine koyduğumuz gençleri, milletvekili kimliği verip meclise koymuyoruz. Gençlerimizi demokrasi ile boğar ve siyasetin içine alırsak sorunlar olmayacaktır. Gençler idealisttir. İdealist insanları kandırmak daha kolaydır. Terör örgütlerinin başlarına baktığınız zaman yaşları en az 50’dir. Gençleri hep kullanılan olarak görüyoruz. 

“En ufak olaylar ile hapishaneye düşen gençlerin İkinci adresi dağ oluyor”
Üniversitelerin PKK’nın kadrolu elemanlarının yeni gençleri devşirdiği bir mekan olmaktan çıkarılması lazım.. En ufak olaylarda hapishaneye düşen gençler, hapishanedeki tecrübeli gençler ile aynı koğuşa konulduğunda oradan çıktığında taş atan genç değil tecrübeli genç olarak çıkıyor. İkinci adresi dağ oluyor. Öyle bir memleket kurmalıyız ki mezun olduğunda işi olmalıdır.  Aşı-işi olmayan gençler her zaman kandırılmaya müsaitlerdir.

“Kendilerini İŞİD’in kucağında buldular”
Suriye 2010 yılında böyle değildi. Bugün ellerine silah alanlar o gün ellerinde pankartlarla, dövizlerle demokrasi diye sokaklara çıkmışlardı.  Suriye öyle bir cehennem ki... Oraya radikal olmayan, İslamcı olmayan şeriatçı olmayan tek amacı belki de Esad’ı devirmek olan insanlar öyle bir cehennem ile karşı karşıya kaldılar ki, her gün yüzlerce insanın kafatasının, kolunun koptuğu bir ortamda sığınacakları bir Allah kaldı. Bir süre sonra en radikal insanlara dönüştüler. Ve orada Türkiye üzerinden geçen radikal dahi olmayan kişiler kendilerini oradaki IŞİD’in kucağında buldular.

Türkiye Orta Doğu bataklığına mı çekilmek isteniyor?
Terör istikrarsız ortamı sever. Biz mi Orta Doğu bataklığına mı çekiliyoruz, yoksa Orta Doğu bataklığına bodoslama dalmaya mı hevesliydik? Bunun çok iyi düşünülmesi lazım. Bizden habersiz Orta Doğu’da yaprak kıpırdamaz, Orta Doğu’nun lideriyiz, Orta Doğu projesinin eş başkanıyız cümleleri herkese tanıdık gelir. Eğer siz oralarda rejim değiştirmeye çalışırsanız, kendi yazmadığınız başkaları tarafından yazılmış senaryoları uygulamaya kalkarsanız o senaryoda verilen rolü oynamış olursunuz. 

Orta Doğu coğrafyasının temelinde İsrail’in güvenliğini sağlama var”
Biz Orta Doğu’yu tanımıyoruz. Orta Doğu’da olan Arapça bilen bir tane büyükelçi yok. Orta Doğu coğrafyasının temelinde İsrail’in güvenliğini var. İsrail’in güvenliğini tehdit eden 4 tane ülke var, Irak, Suriye, İran, Türkiye. Bu 4 ülkenin ortak sorunu nedir? Kürt Meselesi, terör meselesi. Her ülkeden bir parça aldığınız zaman bir Kürt devleti kuruluyor. O zaman ne oluyor. İsrail, Kürdistan, Ermenistan doğal müttefiklik alanı oluşuyor. Orta Doğu’da hiçbir şey tesadüf olmuyor. Türkiye’de 3 milyondan fazla mülteci var. Her bir mülteci aynı zamanda birer terörist olma potansiyeline sahiptir. Sınırınızın ötesini güvene almak zorundasınız. Mülteci meselesi Türkiye’nin başını büyük iş açacak. 

“Caferi vatandaşlarımız önümüzdeki 15 gün de IŞİD’in hedefi”
Reyhanlı’da insanlarımız öldüğünde hükümet, 53 Sünni vatandaşımız öldü dedi. İnsanların mezhebi ile uğraşmayın. Önümüzde muharrem ayı giriyor. Belli şehirlerde özellikle Caferi vatandaşlarımız tören yapacak. Ve bunların her birisi IŞİD’in doğal hedefidir. İlk kez hükümeti buradan uyarıyorum. IŞİD'in uyuyan hücrelerinin önümüzdeki 15 gün içinde doğal hedeflerinden birisini ifade ediyorum aman dikkat...

“Türkiye’de IŞİD’in ciddi bir uyuyan hücresi var”
Terör örgütlerinin belli ülkelerinde sempati besleyen grupları olur. Bu gruplar çay ocağı ve kitap evi kisvesi altında toplanır. Belirli bir süre sonra devşirilir. Bunlar normal vatandaştır. Ta ki onlara hareket emri verilinceye kadar. Silahlı eğitimden geçirilirler. Teröristini takip eden istihbarat faaliyeti ile bunların hepsini deşifre etmek mümkün.

Rusya, Suriye meselesine neden şimdi dahil oldu?
 
Rusya 2,5 yıl gecikmedi. Rusya 1700’lerden beri sıcak denizlere inme siyaseti için uygun ortamı buldu. Rusya sıcak denizlere Suriye üzerinden iniyor. Rusya Suriye’nin toprak bütünlüğünü koruyacağım diyor. Ama PYD’ yi terör örgütü saymıyor ve PYD’nin oradaki bağımsızlığını da destekliyor. Rusya’nın Orta Doğu’da Suriye hariç tutunacağı bir dalı yok. Rusya dış politikasını güce dayalı olarak yürüten bir ülkedir. Rusya Orta Doğu’yu kaynatır ise enerji fiyatları yükselir. Ve ekonomik dar boğazdan çıkar. Türkiye Rusya’ya sesini çıkaramıyor çünkü gırtlağına kadar enerjide bağımlıdır. Ülkelerin dostları yoktur. Ülkelerin çıkarları vardır.


METİN GÜRCAN - GÜVENLİK ANALİSTİ
85 günde 329 insan hayatını kaybetmiş. Bu Türkiye’nin tolereedeceği bir rakam değil. Türkiye’nin Afganistan, Suriye, Irak, Somali ve Nijerya gibi ülkeler ile uluslararası literatürde terör belası ile hayatını kaybeden günlük insan ortalamasında adı geçiyor.

Terör Nedir?
Terör örgütleri kişisel hırs ve intikam ile hareket etmezler. Siyasal amaç vardır. Korku ve dehşet üretmek amaçlarıdır. Terör bir eko sistemdir. Biz de bir parçasıyız.

Genç Radikalleşmesi Nedir? 
Genç radikalleşmesinde gençleri teröre çeken ve iten faktörler var. Çeken faktörler örgütün ideolojisi ve örgütün uyguladığı propaganda stratejisi. İten faktörler kimlik bunalımı, nitelikli işsizlik, hızlı kentleşme ve boşluk hissi.

“Orta Doğu vekalet savaşlarının merkezi”
IŞİD başta Amerika’nın, Avrupa’nın ve aslında Orta Doğu ve Türkiye’nin organik sorunu. 30 bine yakın yabancı savaşçıdan ve 67 farklı ülkesinden bahsediliyor. En fazla Türkiye’den katılım 3000 civarı. %60 civarında Kürt vatandaşımız. Orta Doğu vekalet savaşlarının merkezi. Hem yerin altı, hem yerin üstü hem de gökyüzü hava sahası kıymetli.

Rus- Çin ittifakı olur mu?
Doğu Akdeniz’de veya Akdeniz’in tamamında bir Rus- Çin-Batı ittifakı görürsek batı güvenlik sistemine yönelik işte o zaman Mısır’ı, Yunanistan’ı ve Güney Kıbrıs’ı yanlarına alabilirler ise Tüm Akdeniz havzasına Türk gemilerinin çıkışını hem sivil hem askeri kapatabilir. Aynı zamanda hava sahasını da kapatabilir. Türkiye’yi Akdeniz’in içerisine hapsetmek gibi.Sadece olay Suriye değil. Hazar’dan kalibre füzeleri ile 1620 km’den Rakka’yı vuran adam, o füzeleri taşıyan gemileri Doğu Akdeniz’e getirdiği anda İstanbul ve Avusturya’nın Viyana’sını dahil  o füzeler ile vurabileceğini gösteriyor.

Türkiye’de Sivil – Asker ilişkisiTürkiye’de sivil asker işlerinde bir sivilleşmeden bahsedebiliriz. Bence demokratikleşmeden bahsedemeyiz. Askerin şuanda dört temel problemi var. İŞİD, PKK , Paralel yapı ve dördüncüsü çok daha önemli kurumsal dönüşümle mücadele... Şuan Türkiye’nin en demokratik kurumu şuan askerdir. Terör ile mücadele askeriyenin sorumluluğu değildir. Bu nedenle kapasite ve mücadele zayıfladı. Hukuki mevzuat artı yaşanan olaylardan kaynaklanan siyasi baskılar sahadaki personelin görev yapmasını sıkıntıya sokuyor.

Güneydoğu’da operasyonel anlamda arazide ter döken askerlerin tamamı uzman çavuş, astsubay ve subay. Bir de sözleşmeli erlerimiz var. Zorunlu askerlik Türkiye’de tartışılan bir mevzu. Bir düzenleme yapılmalı. Silahlı kuvvetler şuan bir Mehmetçik ordusu. Ama profesyonelleşme ile oranı %20’lere indirme gibi ciddi bir projeler var. 

Ergenekon – Balyoz davaları hakkında
Çok büyük haksızlıklar oldu. İntihar edenleri biliyorum, eşlerinden ayrılanları biliyorum, maddi sıkıntı problemler yaşadığını biliyorum. Hukuk sisteminin Türkiye’de iflas ettiği süreçlerden bir tanesidir. Bence bu tarz süreçler birazda kapalı kapılar arasında çok da olay topluma mal edilmeden çözülmesi geren süreçlerdi.  Mağduriyetler giderilmeye çalışılıyor.

Yüzbaşı olduğu dönemde internette dolaşan ve çok tepki alan erlere karşı  atış videosunun sorulması üzerine; 
“Şuan olsa, o şartları yaşasam atış talimini ben yine çekinmeden tereddütsüz yaparım”
2006-2008 yılında Şırnak çok kötü bir yerdi çatışma anlamında. Bizim taburumuzda 5 şehit 12 yaralı verildi. O videoda ki  vermiş olduğum eğitim nedeni ile benim bölüğümde ne şehit ne yaralı olmadı. O bir eğitimdir. Oradaki dinamiği anlamak lazım. Şuan olsa, o şartları yaşasam ben yine çekinmeden tereddütsüz yaparım, yapmak zorundaydım. 12’ye yakın ülkenin astsubayını, subayını yetiştirdim. Sistem o çocukları oraya gönderip eline silahı veriyor, cebine el bombasını koyuyor ve akşam operasyona çık diyor. O çocuğun kafasının üzerinden bir mermi geçmesi lazım ki çatışma tecrübesini yaşasın veya hissedebilsin.

Bölümü izlemek için TIKLAYIN!