İstihbarat birimleri şehir içi terör olaylarında artış bekleniyor bilgisini geçince, Ekip de iş başına koyuluyor.
Onur, kardeşi Baran’dan gelen telefonla sarsılır. Baran, ağabeyini görmek için cezaevine çağırır. Babalarından bir mektup gelmiştir. Bu mektubu Onur’a verir. Onur iyice darma dağın olur. Okuyup okumama arasında kararsız kalır ve mektubu cebinde gezdirip durmaya başlar. Ece ne olduğunu bilmediği için sürekli Onur’un üzerine gider.
Rıza Baba ve ekip, Terörle Şube Amiri Abbas, Ankara İstihbarat’tan MİT’çi Cengiz Bey ile birlikte toplantıdadırlar. Şehir içi terör olaylarında artış beklenmektedir. Polise saldırı beklendiği ile ilgili istihbarat alınır. Eylemcilerden biri İhsan’dır. Daha önce yakalanan ancak, delil yetersizliği ile serbest bırakılan bir suçludur. Lakabı Şehir Tilkisi’dir. Yeni bir ekip toplamış, gözü kara bir adamdır.
Sidar’ın erkek kardeşi Tarık, barışçıl eylemler bahanesi ile okuldan atılmıştır. Tarık derslerinde başarılıdır ve okuluna geri dönmek için avukat arkadaşı ile savunma hazırlamaktadır. Sidar ise “boşuna uğraşıyorsun, devlet bize yaşamayı bile çok görüyor” mantığıyla hayatına devam etmektedir. İhsan, Sidar’ın evine gelir. Vakit kaybetmeden harekete geçeceklerini, Sidar’a da gereksinim olabileceğini söyler. Sidar, her şart ve koşulda göreve hazırdır. Peki Tarık, ya sen denir.
Tarık, kendisini asla bu tip olaylarda düşünmemeleri gerektiğini ve onların da yanlış yaptığını söyleyebilecek kadar temiz ve düzgün bir gençtir. İhsan, adamlarını toplayıp Fazlı önderliğinde bir mahalleye saldırıya geçerler. Buldukları arabalar dahil sağda solda her şeyi yakmaya başlarlar. Ekip olay yerine intikal eder.