Elif, emniyette spor şubeden Emre ile karşılaşır. Emre, Elif’ten çok hoşlanır ve Aylin’in de yardımıyla bir akşam bir şeyler içmeye bir yerlere giderler. Ekip, Sinan’ın bu duruma bozulduğunu ve üzüldüğünü anlayınca olaya el koyamaya karar verir. Soluğu Elif’lerin gittiği mekanda alırlar. İhbar var bahanesiyle Mesut kızları alıp ekip minibüsüne bindirir. Elif’in bu olaya ve Sinan’a tepkisi çok ağır olacaktır.
Ömer ve Resul bir bankanın önünde pusuya yatmış, soyulacak birilerine bakınmaktadır. Gözlerine zengin iş adamı Seyfi takılır. Lastiğini patlatıp takibe alırlar ve bir köşede sıkıştırıp bütün paraları alıp kaçarlar. Rıza Baba ve ekip bu iki hırsızın peşine düşerler.
Yunus, içeriden kirli işlerini yürütmeye devam etmektedir. Civan’ın Yunus’a borcu vardır. Civan’ın ailesi bu parayı ödemeyince, ibret-i alem olsun diye Civan’ı öldürtür. Rıza Baba’nın savcıdan aldığı bilgiye göre Yunus ve adamı Erol’un, içerde olduğu kadar dışarıda da kolları hala uzundur. Ortada delil bırakmadıkları için de suçlarını ispatlayamamaktadırlar. Yunus ve Erol’a suçüstü yapmak, Civan’ın katilini bulmak ve içeride cinayetleri işlettiklerin adamın kim olduğunu bulmak için Murat ve Mesut kılık değiştirip hapishaneye girerler. Ancak içerisi sandıkları kadar kolay geçmeyecektir.
Suat evde greve başlar. Çocukların ve Hüsnü’nün hiçbir işini yapmaz. Çocuklar aç, sefil perişan durumdadır. Grevin sebebi ise Hüsnü’nün tanışmalarının 22. yılını unutmuş olmasıdır. Hüsnü bu özel günü unuttuğu için, Suat her şeyden vazgeçer. Şirin babasını özlemiş, her çalan telefona babam arıyor diye koşmaktadır. Levent ise ortalarda yoktur. Melek, Levent’i bulmaya çalışır ancak hiçbir yerde yoktur. Murat ve Yavuz’un yardımıyla Levent’in kanser olmadığını öğrenir ve çıldırır. Bu zor zamanlarda Murat hep Melek’e destek olmaya çalışmaktadır.