Furkan Andıç (Ateş Avcı): Zengin ve güçlü bir aile olan Avcı ailesinin tek oğlu Ateş annesini daha bebekken kaybetmiş, halası Gülriz Hanım tarafından büyütülmüştür. Babası Asaf Bey’le küçüklüğünden beri yıldızı barışmayan Ateş’i bu hayatta gerçek anlamda seven bir kişi varsa o da halası Gülriz’dir. Gerek annesiz büyümenin gerekse bir dediği iki edilmemiş olmanın doğal sonucunda biraz şımarık bir gençtir. Kadınlar arasında son derece popüler olan Ateş hiçbir zaman aşık olmamıştır çünkü Ateş aşk için hiçbir zaman çaba sarf etmesine gerek kalmadan tatlı dili, güler yüzü ve yakışıklılığı sayesinde istediği bütün kadınları kolayca elde edebilmiştir. Asaf Bey’in kendisiyle ilgili düşüncelerine tezat oluşturacak şekilde tıp fakültesini bitirmiş olmasına rağmen, kendini tutkusu olduğu ralliye adamış son derece de başarılı olmuştur.

Ezgi Şenler (Ayşen Yılmaz): Yılmaz ailesinin bırakın üvey olmayı belki de öz çocuklarından çok kayırdıkları üvey kızları…Moda tasarım bölümünde okumaktadır... Ayşen, sadece Yılmazların değil bütün mahallenin göz bebeğidir. İlk dişinin çıkmasından, yürümesinden, konuşmaya başlamasından tutun da okuldaki müsamerelerine kadar bütün özel anlarında mahalleli tüm sıcaklığı ve samimiyetiyle Ayşen’in yanında olmuştur. O da bunları asla unutmamış büyüdükten sonra kendini mahallenin her işine koşmaya adamıştır. Özellikle de mahallelinin nişan, sünnet, mezuniyet gibi özel bir günü oldu mu? Muhteşem tasarımlar Ayşen’den…Ayşen’in, yer yer hayalperest ve renkli kişiliğe sahip olmasına rağmen, gözü parada, pulda, zenginlikte değildir.

Yiğit Kirazcı (Demir Yılmaz): Baba tarafından Kayserili tüccar genleriyle, anne tarafından baskın Karadeniz delişmen genlerinin karşımı nev-i şahsına münhasır delikanlımız.. Yerinde duramayacak denli hareketli, pratik zekalı, içten, yer yer de komiktir Demir.. Birden parlama huyu ve hırçınlığını da unutmamak lazım. Sakin olduğu anlara bile aldanmamak, içinde kopan fırtınayı bir anda dışarı taşıracağından çekinmek gerekir.. Demir, karşılıksız sever; ailesini, mahalleyi, dededen kalma mantıcı dükkanını, öz kardeşinden ayırmadığı Ayşen’i.

Nilay Deniz (Yasemin Çetin): İstanbul’daki bir devlet üniversitesinde gastronomi eğitimi alan Yasemin kararlı, sert, tuttuğunu koparan, haksızlığa gelemeyen bir kızdır.. Balıkesirlidir.. Laf aramızda, çok da güzeldir. Ama hiçbir zaman dış görünüşüne önem vermemiş, güzelliğine vurgu yapmamış, hayatını güzelliği üzerinden kurmamıştır.. Emekli öğretmen bir babanın, ev hanımı bir annenin çocuğudur.. Babası, kızının öğretmenlik, doktorluk hatta mühendislik gibi branşlar varken gastronomi okumasına hele hele bunun için İstanbul'a gitmesine karşı çıkmış, ama annesinin desteği sayesinde ikna edilmiştir..

Renan Bilek (Celal Yılmaz): Ailemizin babası. Babadan kalma mantıcı dükkanını işletiyor. Kendisi de yetenekli bir mantı ustası. Adı gibi yaşadığı olaylar karşısında birden celallenen ama genelde Perihan’ın müdahalesiyle hemen sakinleyen bir adamdır. Önceleri, işlettiği mantı dükkanı sayesinde kolaylıkla ailesinin geçimini sağlayan Celal, değişen hayat şartları sonrası dükkanı ayakta tutmakta zorlanır. Ama Kayserilidir Celal. İnatçıdır. Elbette mücadele edecek, ekmek teknesi mantıcı dükkanının dümenini oğlu Demir’e teslim etse de oğluna desteğiyle mantıcı dükkanının eski güzel günlerine yeniden kavuşturmak için var gücüyle uğraşacaktır…

Tülay Günal (Perihan Yılmaz):Ailemizin annesi. Karadenizli. Gelin geldiği Kayserili Yılmaz ailesine nispet yapar gibi harika Karadeniz usulü mantı yapıyor. Bu yüzdendir ki Celal beyle evlilikleri boyunca anlaşamadıkları tek nokta ‘’has mantı’’ inatlaşması. Dışarıdan bakıldığında sert mizaçlı gibi görünse de gerek ailesine gerekse etrafındaki insanlara son derece merhametle yaklaşan bir kadındır Perihan. Celal’in en yakın dostu, ailesinin de en büyük destekçisidir.

Bedia Ener (Saadet Yılmaz): Celal’in bazen huysuz, bazen tatlı annesi. Celal evin reisi evet ama Saadet evin mutlak hakimi! Yılmaz ailesinin derin devleti! İç güdülerine güvenen, geleneklerine bağlı…Büyüklere katı, torunlarına bal…En büyük üzüntüsü büyük torunu Süheyla’yı, damadı Şuayip’e vermiş olmak… Tek amacı ölmeden önce torunları Demir ve Ayşen’in de evlendiklerini görmektir…

Ebru Aykaç (Gülriz Avcı): Ateş’in biricik halası Gülriz, özünde iyi bir insan olmasına rağmen klişe bir zengindir… Aslen taşralı bir aileden gelse de Asaf Bey’in geç yaşta zengin olması Gülriz’in davranışlarında tezatlık oluşturmuş ve onu sonradan zengin statüsüne yerleştirmiştir. Hayatını Ateş’i büyütmeye adayan Gülriz bir türlü yıldızı barışmayan baba - oğlun kavgalarında orta yolu bulan ve Asaf Bey’i sakinleştiren kişi olmuştur. Tek mutluluğu, Ateş’in mutluluğudur…

Burak Tamdoğan (Filozof Emin): Perihan Yılmaz’ın abisi. Celal Yılmaz’ın kayınbiraderi olmanın dışında can dostu, kankası. Delişmen Demir’in ondan 100 kat daha delişmen, dayısı…Kimsenin detayını bilmediği hazin bir aşk hikayesi sonrası kendini deliliğe vurmuş feylezof olmuş, kendi yağıyla kavrulan ama nevi şahsına münhasır karakterimiz… Herkesin bir şekilde uğramaktan feylezof Emin’le sohbet etmekten keyif aldığı , ocağı hiç sönmeyen, çayı hiç bitmeyen, mahalle mekanı antika dükkanını işletmektedir…Engin bilgisiyle ,acı hayat tecrübesini harmanlamayı bilen Emin, enteresan bakış açısıyla düğümlerin çözümü, her maçın hakemi nevi şahsına münhasır bir zat’ı muhteremdir…

Pelin Öztekin (Süheyla Durmaz): : Celal ve Perihan’ın sesi güzel, enerjik, küçük dünyasında büyük hayalleri olan, renkli bir kişiliğe sahip olan büyük kızları.. En büyük hayali sevilen bir şarkıcı olmakmış ama babası uygun görmemiş…Bir sürü bestesi var ama kime göre neye göre bir şaheserdir tartışılır. En büyük kitlesi ev ahalisi.. İşportacılarda satılan karaoke mikrofonu değişmez aksesuarı.. Bazı geceler Süheyla’nın sürüklemesiyle bütün aile neşe içinde şarkılar türküler söyleyip karaoke yapar.. Arada kocasına kızınca ya da bir tartışma sırasında sesi duyulmayınca hemen mikrofonunu açar, duruma göre ekolu ekosuz çıkışlar yapar, aile içi anonslarda bulunur…Saadet hanım evin mutlak hakimi olabilir ama mutfağın hakimi odur…Annesi vaktini daha çok mantıcının mutfağında geçirdiğinden evin mutfağı ‘onun mutfağı’ olmuştur…Kalesi gördüğü mutfağını canı pahasına korumakta elinin lezzetine çok güvenmektedir…Evinde ve mutfağında görmek isteyeceği son şey Yasemin gibi bir gastronomi öğrencisidir…

Bülent Seyran (Şuayip Durmaz):Yılmaz Ailesinin damadı. Müzmin işsiz. Sık sık network işlerine girip batmak hayatının en büyük rutini. Bir gün elinde kozmetik ürünlerle, bir gün de besin desteği, temizlik malzemesi vs. ile gelmektedir eve. İlk tanıtım grubu evdekilerdir ve çeşitli sunum teknikleriyle önce onları ikna etmeye çalışır. Ama nedense şimdiye kadar aile bireylerinden kimse ondaki ışığı görememiştir. Network’e ilk girenlerin parayı götürdüğünü keşfeden Şuayip kendi ürünlerini icat edip kendi network’ünü oluşturup köşeyi dönmenin hayalini kurmaya başlar. Evde yapacağı bu deneyler her seferinde ailenin ve mahallelinin başına türlü dertler açacaktır.. Ama kararlıdır; bir gün mutlaka başaracak, o network’ün tepesindeki tahta oturacaktır.