32.Bölüm

Fatmagül ve Kerim’in etrafındaki tehlikeler, özellikle de Mustafa, onları her adımda birbirlerine daha yaklaştırır. Gözleri önünde gerçekleşen bu yakınlaşma, Mustafa’nın hafızasından silinmeyecektir. Kendi yaptıklarının ağırlığında ezilen Mustafa’nın öfkesi, zaman içinde Fatmagül ve Kerim’e karşı daha da büyür. Aralarındaki mesafe biraz daha kısalan Fatmagül ve Kerim, kasabadan İstanbul’a, Fatmagül’ün “evim” dediği Göksu’daki evlerine geri dönerler. Bundan sonrası için her ikisi de daha umutludur.
Eve geldiklerinde Kerim’in babasından gelen yeni mektup Ebe Nine’nin eline geçer. Yıllardır hiç açılmadan yırtılan bu mektuplar, Ebe Nine için vicdan azabıdır ve artık bir tercih yapmak zorundadır. Ya Kerim’e verecek ve ne yazıldığı öğrenilemeyecektir, ya da Kerim’den gizli açıp okunacaktır. Bu durum, Ebe Nine ve Fatmagül arasında bir suç ortaklığına dönüşür. Mukaddes kendisinden gizlenen şeyin peşine düşer ve mektubu bulur. Mektubu okuduktan sonra, artık yepyeni planları vardır. Fatmagül'ün Kerim'i tercih etmesi, Mustafa'nın tüm umutlarını yerle bir etmiştir. Bu durumu bir türlü hazmedemeyen Mustafa için artık tek yol, onlardan intikam alabilmektir.
Aylarca kandırılmış olmasının intikamını kendi yöntemiyle almak isteyen Meltem ise bu kez Fatmagül'ün karşısına ona yardımcı olmak için çıkar. Sessiz sedasız dava sürecini atlatmak isteyen Yaşaranlar için, korktukları başına gelir. Gazeteler, Milletvekili Turaner Bey yüzünden olayı daha da büyütür. Reşat Yaşaran kaybettiğini hissettikçe daha hırslanacaktır. Kerim’in çalıştığı yalıda işler bitmiştir. Kristen çalışanlara teşekkür etmek üzere, yalının bahçesinde bir yemek düzenler. Bu yemeğe herkes eşiyle katılacaktır. Kerim de “eşine”, bu geceye birlikte gitmelerini teklif eder.