Bebeklerini kaybetmeleriyle birlikte Gülru ve Ömer, hayatlarının en büyük acısıyla sınanacakları yepyeni bir döneme girerler. Ömer, nefretine sığınıp yaptığı hatalarıyla en ağır şekilde yüzleşirken; Gülru için artık hayat durmuş, umutlar tükenmiş, anlamlı olan her şeyin yerini koca bir boşluk alır. Bu duygularla daha fazla köşkte kalmak istemeyen Gülru, herkesten uzağa gider ancak acılarını birbirleriyle yüzleşmeden taşıyamayacaklarına inanan Ömer, gölge gibi peşindedir.
Öte yandan Gülru’nun hedefinde olan Gülfem ise, haksız yere suçlanmanın acısı ile öğrendiği ruhunu tüketen gerçeğin sancısı arasında kıvranmaktadır. Gülru, Ömer ile yaşadığı büyük yüzleşmenin ardından kendini tamamen acıya teslim etmek üzereyken hiç ummadığı bir yerden, adeta kaderini değiştirecek bir destek bulur.