Ulan İstanbul'un son bölümünde çetenin hedefinde şarlatan Eflatun vardı.
Maşuka sayesinde Eflatun'dan haberdar olan ekip, hemen şarlatanı takibe aldı.
Nihayetinde her şeyi bilmesinin ardında kulaklık yardımıyla yardımcılarından gelen haberler olduğu ve insanları bu şekilde kandırdığı olduğu ortaya çıktı.
Şarlatanın numarasını öğrenen ekip hemen bir plan hazırlamaya koyuldu.
Eflatun'u kendi silahıyla vurmaya hazırlanan ekip, Yaren'i bir gelecek danışmanı kılığına soktu.
Şimdi sırada Eflatun'a "Yarenin"in methini duyurmak vardı.
"Yarenin" adını sıkça duyan Eflatun, meşhur gelecek danışmanını görmek ister.
Kısa sürede Yarenin'in yeteneğine ikna olan Eflatun onunla çalışmak ister.
Ekibin tüm planı tıkır tıkır işler.
Eflatun'un tüm foyası ortaya çıkar.
Diğer yandan ekibin buldukları altınların sevinci kursaklarında kalır.
Tuncay, altınları okutamayacağını, hatta bu altınlardan bir an önce kurtulmaları gerektiği hakkında ekibi uyarır.
Diğer yandan Kandemir'in Aytop'un evinde gizlenirken bulunduğu için emniyette tutulmaktadır.
Hayati, "Kandemir"den başka hiçbir kelime etmemektedir.
Kandemir, durumu leyhine çevirmek için Hayati'ye altınları teklif eder.
Tek şartı, Ceyhun'a gördüklerini anlatmaması olmuştur.
Derya, Ferdi'ye bir sürpriz hazırlamıştır.
Bütün ekibin önünde Derya ve Ferdi sözlenir.
Genç aşıkların yüzüklerini Kandemir takar.
Tam da o anda geçmişten davetsiz bir misafir belirir.
Bu misafirin, Ferdi'yle yakınlığı Derya'nın pek hoşuna gitmeyecektir.
Geçmişten beliren bu misafirin bir sırrı vardır.
Bölüme damgasını vuran bir diğer sahne ise, Yaren ve Karlos'un düeti oldu!