Kendisini Yanık Efe adıyla tanıtan Tevfik, Mustafa Kemal Paşa’dan gelen emirlerle Dağıstanlı’nın maskesini düşürmeyi başarır. Diğer tüm efeleri, Dağıstanlı’nın gerçek yüzüyle yüzleştiren Tevfik gözden düşmesine ve silahların yönelmesine sebep olur. Düzenli orduya katılmayı reddeden Dağıstanlı, Yunan bankasından çalınan paralarla Yunan Ordusu ile savaşmayı planlarken, gerçeklerin ortaya çıkmasıyla köşeye sıkıştığını anlar.

İsmet Bey’in, Dağıstanlı tarafından zorla çiftlikte tutulması Cevdet ile Yakup’u da harekete geçirir. Mustafa Kemal Paşa’dan gelen telgraf sonrası onu kurtarmayı başarırlar. Tevfik’i istediği gibi kullanan Cevdet, ondan intikam almaya karar verir. Tevfik’i öldürmek için bir hamle yapar. Lakin Tevfik’in son sözleri tüm dengeleri değiştirecek cinstendir. Zira Tevfik, Azize’nin yaşadığını ve yerini sadece kendisinin bildiğini itiraf eder. Bu itiraf, Cevdet tarafından şaşkınlıkla karşılanır.

Vatan uğruna canını feda eden Mehmet’in acısı, tüm İzmir’i sarar. Yunan Ordusu’nun yaptığı baskın sonrası yakalanan Mehmet’i, mühimmatın yerini söylemesi konusunda zorlanır. Mehmet ve diğer vatanseverlerin yaptığı planla, mühimmatların konulduğu düşünülen sandıklara, bombalar yerleştirilir. Yunan Ordusu’na büyük bir darbe indirmek isteyen Mehmet, kendi canını hiç sayar.