Simav'ın kaybedilmesinden sonra Taşköprü'nün ehemmiyeti artar. Dağıstanlı, Hilal'e karşılık Yunan Hükümeti'nin Simav'da ele geçirdiği silahları ister. Cevdet ile Filippos, bir plan yaparlar ve Hilal'i kurtarabilmek için silahları taşıyan arabanın sadece kendilerinin görebileceği bir iz bırakmasını sağlarlar. Dağıstanlı, silahlara ulaşabileceklerini düşünür ve Ankara Hükümeti temsilcilerini Taşköprü'ye yönlendirir. Lakin Dağıstanlı'nın yanındaki hain Filippos ile iş birliği yapmıştır ve Ankara Hükümeti temsilcilerini kötü bir son beklemektedir. Bu hadiseyi öğrenen Dağıstanlı gözünü karartır ve Hilal'i öldürmeye kalkar. Cevdet ise kızını kurtarabilmek için oradadır ve Azize'nin de orada olduğundan habersizdir.