Okulda, liseler arası ilk karşılaşma maçı heyecanı vardır. Sahayı süsleme görevine hem Tuğçe hem de Ayşegül talip olur. Müdür Dilaver, ikisinden birini seçmeye cesaret edemeyince Ayşegül ve Tuğçe sahayı birlikte süslemek zorunda kalırlar. Ancak Tuğçe, yakın arkadaşları ile Ayşegül’ü sık boğaz edince, Ayşegül de Tuğçe’ye uzaklaştırma büyüsü yapar. Fakat yaptığı bu büyü, Sihirli Güçler Düzenleme ve Denetleme Kurulu Başkanı Ferit tarafından tespit edilir. Bir anda Ferit’i karşısında bulan Ayşegül panikler. Ferit yasadışı büyü yapan Ayşegül’ü cezalandırır. Yaptığı büyüyü terse çevirir ve Ayşegül’ü gölge gibi Tuğçe’nin peşine takar.
Ayşegül istese de istemese de Tuğçe ile dip dibe olmak zorundadır. Eğer bunu bozarsa büyük bir felaket yaşanacaktır. Bu durum okulda da ilgi ile karşılanır. Ayşegül her dakika Tuğçey’ledir. Bu durum Tuğçe’nin sinirlerini bozar ve bir anlam veremez. Ayşegül, önce bu cezaya katlanır. Ancak Tuğçe’nin git gide artan ağır hakaretlerine dayanamaz ve gider. Bunun sonucu ise fena olur. Tuğçe, Puzzele gibi bin parçaya ayrılır. Eğer Ayşegül verilen süre tamamlanana kadar Tuğçe’nin parçalarını bir araya getiremezse Tuğçe hep öyle kalacaktır. Halaları hemen yardıma koşarlar. Ancak bu iş Ayşegül’ün sandığı kadar kolay olmayacaktır. Çünkü Tuğçe’nin iki önemli parçası eksiktir. Ayşegül, Ferit’in gizlediği o parçaları da bulmak zorundadır. Okulda ise herkes ortadan kaybolan Tuğçe’yi aramaktadır.